Suret-i Rahman..

Bir Arap şairi Kabe’ye gidiyor, Kabe’yi tavaf ediyor, Yemen’den gelmiş, oğullarıyla beraber. Son olarak Kabe’yi tavaf ediyor, seksene yakın… Kabe’den sonra diyor ki “Oğlum beni diyor bir de Resulullah’ın Ravza’sına tekrar götürün”. Gitmiş gelmiş adam oralı, bir göreyim diyor. Mekke’den kalkıyolar Medine’ye doğru. 2. günü adam hastalanıyor. Artık gidemeyecek, son nefesini daha vermeden evvel, işte o yazdığı meşhur şiirin son mısraıdır o, bazı resimler görürsünüz. Kabe resmi bilmem ne, orada (yazar) iki satır size ben aslını okuyacağım.

İnnilte yarihessabeh,

Yevmen ilel erdil harami

Belliğ selamî,

Ravdatel fiha Nebiyyi Muhteremeti

İnnilte yarihessabeh,

Yevmen ilel erdil harami

Demin yüzümü okşayarak geçen, ve her gün Ravza-i Mutahhara’ya giden sabah rüzgarı diyor.

Belliğ selamî,

Selamımı götür tebliğ et.

Belliğ selamî,

Ravdatel fiha Nebiyyi Muhteremeti

Muhterem Nebi’nin Ravza’sına götür bunu, selamımı götür diyor, ruhunu teslim ediyor. Bu Mekke’deyken, Mekke için söylediği şiir. Onun Türkçe’sine ben çevirdim söylüyorum.

Kabe’ye ; “Bu divanda açılır perdeler ötenin ötesinde” diyor. “Suret-i rahman görünür, o yerin perdesinde” diyor,

bu deminki şiirini okuduğumuz mübarek zat. Onun için divana durduğunuz zaman ötelerin ötesinden perdeler açılır kalbine oğlum.

O suret-i Rahman görünür orada.

Meşhur Nesimi demiş ki;

Kâh çıkarım gökyüzüne seyreylerim alemi,

Kâh inerim yeryüzüne alem seyreyler beni,

Suret-i Rahman’ı buldum, Suret-i Rahman benem, Ben bir delü divaneyem, gör kim ne mamur olmuşem

Herif, çıldırdı bu derler amma, sen gel onu ne mamur…

Ben bir delü divaneyem, gör kim ne mamur olmuşem İşte o mamur, buradan (Kâbeye yönelerek) oluruz oğlum

Onun için Kabe’ye dööön. Dedelerimiz asırlardır bu divana durduklarından Dünya’yı fethetmişlerdir. Bereket içinde ömürlerini geçirmişlerdir. Dedelerimizin evlerindeki hela’ların yapılışı Kabe’ye arkaları gelmesin diye çok dikkat ederlerdi. Ben çocukluğumdan hatırlarım bunu. Hürmetsizlik olur diye.

Şimdi bunları düşünen olmadığı gibi, Kabe’ye insani yüzünü çevirenler bile sayıyla.

Bereket, sıhhat, dirilik, ilim, derece, makam ancak aziz cemaat Kabe’ye ve Resuluna tazim ile elde edilir.

Tazim hududu olan hududuna evvela cesed-i tazim ile girilir. Cesedini temiz tut.

Tazim hududu bura olduğu için… Cesed-i tazim nedir? Yıkanmak, temiz olmak, abdestli olmak.

Daha öteki, midesine haram sokamamak. Helal yönünde yürümek. Bu edepleri aldıktan sonra buraya gelirsen, Allah-u Ekber dersen, o zaman Suret-i Rahman görünür. Kabe’nin perdesinde.

Yok midende haram, vücudunda pislik, ayağının arasında kir, kafanda mülevves fikirler, Allah-u Ekber ,boyasının altındaki taşı göremezsin.

Dr.M.Derman(k.s)

Vaaz alıntı